Ortodontik tedavinin süresi tedavi edilecek bozukluğun şiddeti, kullanılan malzemeler, bireyin yaşı, genel sağlık durumu, tedaviye uyumu gibi faktörlere bağlıdır. Genellikle doğru planlanmış tedavilerde 6 ay – 2,5 yıl arasında değişen sürelerde tedavinin aktif fazı tamamlanmaktadır. Bu süreç içinde hekiminizin belirlediği aralıklarla randevuların aksatılmaması tedavinin ideal süre içerisinde bitmesi açısından çok önemlidir. Pekiştirme tedavisinin süresi ise başlangıçta var olan bozukluğa ve bireyin büyüme dönemine göre değişiklik gösterebilmektedir.
Ağız hijyenin sağlanması ve korunması tedavi sonlanana kadar büyük önem taşımaktadır. Tedavi sırasında yeterli fırçalanmayan dişlerde çürük, diş etlerinde iltihap, diş eti çekilmesi ve destek kemik kaybı oluşabilir. Ayrıca dişlerde asitli içeceklerin tüketimi ile artan, kalıcı mat beyaz lekeler gelişebilir. Bu problemler ortodontik tedavi görmeyen kişilerde de oluşabilir ama braket takılmış dişlerde daha da artar. Bu nedenle dişler ana ve ara öğünlerden sonra düzenli olarak fırçalamalıdır.
Ortodontik tedaviler sırasında dişlerde geçici bir hassasiyet gelişebilir, diş etinde, dudakta, yanakta veya dilde küçük yaralar oluşabilir. Tedaviniz sırasında erik, fındık, ceviz gibi sert yiyecekler, sakız gibi yapışkan maddeler, apareyin kırılmasına ve yapısının bozulmasına neden olmaktadır. Tedaviniz boyunca bu gibi gıdalardan uzak durmanız tedavinizin seyri bakımından çok önemlidir. Bu gibi durumlarda hekiminizi bilgilendirmeli ve önerilerine uymalısınız.
Bazen hasta tarafından takıp çıkarılması gereken ağız dışı aygıtların (enselik/yüz maskesi gibi aygıtlar) veya ağız içi/dışı lastik halkaların kullanılması gerekebilir. Bunların kullanımları ile ilgili talimatlara ve hekiminizin önerilerine uymalısınız.
Ortodontik tedavinin aktif fazı sonlandıktan sonra pekiştirme tedavisine geçilmektedir. Diş etinin, kasların, yumuşak dokuların ve iskeletsel yapıların yeni konumlarına göre yeniden organize olabilmesi için belirli bir süre geçmesi gerekir. Başlangıçtaki ortodontik bozukluğa ve nedenine göre pekiştirme tedavisi için kullanılan yöntemin tipi ve süresi değişiklik gösterebilir. Dişlerin üstüne sabitlenen veya hastanın takıp çıkarabildiği pekiştirme apareyleri bulunmaktadır.
Sabit pekiştirme apareyleri, hekiminiz aksini söylemedikçe , dişlerin arkasında süresiz olarak kalmaktadır. Takıp çıkarılabilen pekiştirme aygıtının ise hekimin talimatlarına uygun olarak kullanılması tedavi sonucunun kalıcılığı açısından çok önemlidir. Takıp çıkartılan pekiştirme apareylerinin hekim tavsiyesine uyulmadan kullanılması sonucu dişlerin eski durumuna gelmesi kaçınılmazdır. Pekiştirme tedavisinin eksik uygulanması sonucu bozulan dişler ve ilişkiler yeniden bir ortodontik tedavi gerektirebilir.
Dişlerin biçim-boyut-konumlarındaki çeşitlilik, küçük dişler, eksik dişler veya anormal konumlanmış dişler nedeniyle her zaman ideal tedavi sonucuna ulaşılamayabilir. Dişlerin simetriğindeki dişlere göre ya da alt ve üst dişlerin birbirlerine göre boyut ve şekil uyumsuzlukları ortodontik tedavi sonucunda dişlere restoratif tedavi ihtiyacı doğurabilir. Bazen düzeltilen dişlerin diş etine yakın aralarında boşluklar görülebilmektedir. Bunlar için estetik dolgular, kron-köprü restorasyonları veya periodontal tedavi gibi destek tedaviler gerekebilir.
Diş telleri tek başına konuşma, yemek yeme gibi fonksiyonları kısıtlamaz. Ancak tedavi için gerekli olan bazı apareyler bu fonksiyonları bir miktar etkileyebilmektedir. Spor, sanat gibi aktivitelerde bulunan hastalarda duruma göre koruyucu ya da o esnada takılmayan apareyler planlanabilir. Estetik kaygısı yüksek olan bireyler için ise daha az görünen malzemelerden üretilen tedavi seçenekleri mevcuttur.
Ortodontik tedavi için herhangi bir yaş sınırlaması bulunmamaktadır. Her tedavi için ayrı ayrı ideal tedavi zamanlaması olsa da ayrıntılı yapılan bir muayene sonrası hastaya özel olarak yapılan tedavi planlaması ile estetik ve fonksiyon her yaşta sağlanabilmektedir. Özellikle 6 yaş dişleri çıktıktan sonra bir ortodontiste muayene olunması ideal tedavi zamanlamasını kaçırmamak açısından önemlidir. Bu yaş grubunda alınacak önlemler ileride daha kompleks tedavi ihtiyacını bir nebze ortadan kaldırabilir. 20 yaş dişleri hariç tüm daimi dişlerin sürmesi ortalama 12 yaş civarında tamamlanmaktadır. Çenelerin büyüme yönleri ve zamanları ise kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Çocukluk-ergenlik dönemindeki bireylerde büyüme, kullanılan çeşitli apareylerle yönlendirilebilir. Yetişkin hastalarda ise problemin şiddetine ve hastanın şikayetine göre sadece ortodontik veya cerrahi destekli ortodontik tedaviler uygulanabilmektedir
Ortodonti, diş hekimliğinin bir uzmanlık dalıdır. Türkiye’de “ortodonti uzmanı” veya “ortodontist” ünvanı 5 yıllık diş hekimliği eğitiminin ardından üniversitelerde en az 4 sene ortodonti eğitimi alan ve başarılı bulunan diş hekimlerine verilmektedir. Diş hekimliği lisans eğitimi içerisinde ortodontik tedavi uygulaması bulunmadığı için uzman olmayan bir diş hekimine bu tedavinin yaptırılması deneme yanılma yöntemine dayanmaktadır. Bu nedenle ortodontik tedavinin mutlaka ortodonti uzmanı tarafından yapılması gerekmektedir. Ortodontik tedaviye ihtiyacınız olduğu taktirde hekiminizin T.C Sağlık Bakanlığı onaylı “Ortodonti Uzmanlık Belgesi”ni sorgulamanız sağlığınızı riske atmamanız açısından önem taşımaktadır.